Salı, Ocak 05, 2010

the limits of control

cim carmuş bir yokmuş, sarhoş gemi'ye atlayıp sanatlar içre astral seyahate çıkmış bir suikastçinin hikayesini anlattığı son filminde, fırçayı beckett usulü sol elinde tutarak vurduğu darbelerle gerçekliği (yine) rastlantısal bir boyutta ele almakta ve olaylar gelişmemektedir. sesler, görüntüler, nesneler kendi geçmişlerinin yükünü almış, kenarsız köşesiz dünyalarda çarpa çarpa yol alır. her bir rastlantıda carmuş'un dünyasına açılan kilit noktalar, sizin gerçekliğinizle de kesişebilir pekala. en iyi filmler, rüyaya benzer. gerçekten izlediğinizden asla emin olamazsınız. carmuş tripleri bizi daha nice alemlere götürür de susuz geri getirir. kafası güzel insan netekim.

filmin müziklerinde bu kerre bad rabbit adlı oluşum içerisinde icrai faaliyetlere de el atmış carmuş beyefendi. fakat soundtrack'in baskın unsuru ve asıl bombası, southern lord'un karanlık adamları sunn o)), earth ve aynı damardan muhteşem boris. filmden bağımsız olarak özenle dinleyiniz. hayal gücünüzün limitlerini ölçmek açısından yararlı bir zihinsel jimnastik olacaktır. dikkat buyurun, yönetmen de bulmacadaki ipuçlarını ortaya çıkarması bakımından müziğin filmde pek önemli bir yeri olduğunu, hatta kimi zaman senaryodan önce kafasında müziğin olduğu demecini vermiş bu ay saytensaunda. tuvalette okuduklarımdan kaldığı kadarıyla aktarıyorum. evet, tuvaletinde saytensaund okunan bir ortamda yaşıyorum.

boris - farewell
[silindi]

Hiç yorum yok: