Çarşamba, Temmuz 06, 2011

Zamanin (osu)ruhu

Kankalar birligi daimi temsilcisi dostumla beraber avare yillarimizin sonlarini ensemizde hissettigimiz sikintili bir donemde ortakoy'den besiktas'a dogru turaliyorduk. Onumuzde iki oglan. Onlarin da onunde iki genc kiz. Oglanlar onunde gidenlere hafif siddette birkac sozle takiliyor. Kizlar orali olmuyor ama iki adim sonra iclerinden biri arkadaki oglanlardan birine esasli bir tokat askediyor. Olay cigrindan cikacakmis gibi ama cocuk, yanagini eliyle sivazlarken kahkahalarla gulmeye basliyor. Ben de seni seviyorum diyor kiza. Kizlar kikirdiyor bu sefer. Neyse bu son cumle onemli degil anlatacaklarim icin. Gorgu tanigi teorisyenler olarak pozisyonu tartisiyoruz dostumla birlikte. Varsayimimiz su: "yavsaklik laf atmakta degil, tokadi yedikten sonra piskin piskin gulebilmekte saklidir." Buzuk turk muharriri ozkok'un bugunku makalesi nedense yukaridaki hikayeyi hatirlatti bana. Yuce gonullu bir yavsak vesselam.

2 yorum:

Tuğba dedi ki...

Makale hemen bulunup okuna yüce gönüllü görgü tanığı.

Adsız dedi ki...

Bugunku hurriyet'te ama linki bulamadim simdi